Yaratıcıya İnan

KAOSUN İÇİNDEKİ DÜZEN

KAOSUN İÇİNDEKİ DÜZEN

Doğada garip bir şey var: Karmaşık görünen şekiller, aslında çok basit kurallara dayanıyor. Ağaçların dalları, nehir yatakları, kar taneleri, akciğerlerimiz... Hepsi "fraktal" denen kendini tekrar eden desenlerle örülü. Bu makale, matematik ile doğa arasındaki gizemli bağı keşfediyor. Mandelbrot kümesinden eğrelti otlarına, basit bir formülden sonsuz güzelliğin nasıl doğduğuna tanık olacaksın.

Bir Oyun Düşün

Eline bir kağıt ve kalem al. Basit bir kural:

  1. Bir çizgi çiz

  2. Bu çizgi ikiye ayrılsın

  3. Ayrılan her çizgi de ikiye ayrılsın

  4. Sonsuza kadar tekrarla

Bu kadar basit bir kural. Ama sonuç? Bir ağaç çizmiş olursun.

Şimdi kuralı biraz değiştir: Her ayrılan dal biraz kıvrılsın. Ne olur? Gerçek bir ağaç gibi görünmeye başlar.

İşte bu "fraktal" denen şeyin temeli. Basit bir kural, sonsuz tekrar, karmaşık sonuç.

Ve işin ilginç yanı: Doğa da aynı oyunu oynuyor.


BİLİMSEL PERSPEKTİF

Fraktal Nedir?

"Fraktal" kelimesi Latince fractus kelimesinden geliyor. Anlamı: "kırık" veya "parçalanmış".

Fraktal şöyle tanımlanır: "Her parçası, bütüne benzeyen bir şekil."

Şöyle düşün: Bir brokoli kafasını kır. Elinde küçük bir brokoli parçası kalır. O parçayı kır. Yine daha küçük bir brokoli gibi. Sonsuza kadar.

İşte bu "kendini tekrar etme" özelliği, fraktalın özüdür.

Doğadaki Fraktallar

Etrafına bak. Fraktallar her yerde:

1. Ağaçlar

Bir ağaç düşün. Ana gövde var. Gövdeden dallar çıkıyor. Her daldan daha küçük dallar. Her küçük daldan daha da küçük dallar... En sonunda yapraklar.

Her dal, küçük bir ağaç gibi görünüyor.

Bu tesadüf değil. Ağaç böyle büyümüş çünkü bu en verimli yol. Basit bir kural: "Büyü ve ikiye ayrıl." Bu kural sonsuza kadar tekrarlanıyor.

2. Akciğerlerimiz

Şimdi derin bir nefes al.

Akciğerlerinin içinde hava boruları var. Ana boru ikiye ayrılıyor. Her boru yine ikiye. Sonra yine ikiye. Toplam 23 seviye ayrılma var.

Sonunda ne kadar küçük hava kesecikleri oluşuyor biliyor musun? Yaklaşık 300 milyon tane.

Ve hepsi aynı kurala göre: Ayrıl, küçül, tekrarla.

Bu fraktal yapı sayesinde, akciğerlerin toplam yüzeyi 70 metrekare kadar. Bir tenis kortunun yarısı!

3. Nehirler

Yukarıdan bir nehre bak. Ana nehir var. Küçük kollar ana nehre akıyor. O küçük kollara daha küçük dereler akıyor. O derelere de daha küçük çaylar...

Aynı desen, farklı ölçeklerde tekrar ediyor.

4. Kar Taneleri

Her kar tanesi benzersizdir ama hepsi fraktal. Altı kollu yapı, her koldan daha küçük kollar, her küçük koldan daha da küçük kollar...

Su donduğunda, kristal yapısı belli bir geometriye göre oluşuyor. Ve bu geometri fraktal.

5. Kıyı Şeritleri

Bir sahil düşün. Uzaktan düz bir çizgi gibi görünür. Yaklaşınca girintiler, çıkıntılar görürsün. Daha da yaklaşınca her girintide daha küçük girintiler, her kayada daha küçük çatlaklar...

Matematikçi Benoit Mandelbrot ünlü bir soru sormuştu: "İngiltere'nin kıyı şeridi ne kadar uzun?"

Cevap: Ölçtüğün cetvel ne kadar küçükse, kıyı o kadar uzun çıkar. Çünkü her ölçekte yeni detaylar ortaya çıkar. Teorik olarak kıyı şeridi sonsuz uzunlukta olabilir!

Mandelbrot Kümesi: Matematiksel Mucize

1980 yılında Benoit Mandelbrot, IBM'in güçlü bilgisayarlarını kullanarak basit bir formülü görselleştirdi:

Z(n+1) = Z(n)² + C

Bu kadar basit. Sadece bir sayıyı karesiyle topla, tekrarla.

Ama bu basit formül, tarihin en karmaşık ve güzel matematiksel şeklini üretir: Mandelbrot Kümesi.

Bilgisayarda bu formülü çalıştırdığında ortaya çıkan görüntü inanılmaz. Bir böcek gibi görünen şekil. Ama zoom yaptığında sürprizler başlıyor:

  • "Denizatı Vadisi" denen bölgeler var

  • "Fil Vadisi" var

  • Spiral desenler var

  • Ve sonsuz derinlikte, aynı desenler tekrar tekrar ortaya çıkıyor

En inanılmaz yanı: Sonsuza kadar zoom yapabilirsin. Her seviyede yeni desenler, yeni detaylar. Hiç bitmeyen bir keşif.

Şöyle düşün: Bir kitap okuyorsun. Her sayfada yeni bir hikaye. Her hikayede yeni bir karakter. Her karakterin kendi hikayesi var. Sonsuz katmanlı bir hikaye. İşte Mandelbrot kümesi de böyle. Sonsuz katmanlı bir güzellik.

John Hubbard (Mandelbrot kümesini ilk inceleyen matematikçilerden biri) 1989'da şöyle demiş:

"Bu gerçek bir umut mesajı. Belki biyoloji de, bu resimlerin anlaşılabildiği gibi anlaşılabilir."


FELSEFİ BOYUT

Basitlik ve Karmaşıklık

Şimdi felsefi bir soru:

Mandelbrot kümesi gibi sonsuz karmaşıklık, tek bir basit formülden nasıl çıkıyor?

Z(n+1) = Z(n)² + C

Bu formülde 7 karakter var. Ama içinde sonsuz detay, sonsuz güzellik saklı.

Şöyle düşün: Bir kitap yazıyorsun. Kitapta sadece 26 harf var (Türkçe alfabesi). Ama bu 26 harfle Shakespeare'in eserlerini yazabilirsin. Ya da senaryolar, romanlar, şiirler...

Mandelbrot kümesi de böyle. Basit bir kural, ama sonsuz varyasyon.

Düzen mi Kaos mu?

Doğaya baktığında ilk bakışta kaos görürsün. Ağaçlar düzensiz gibi. Bulutlar rastgele gibi. Dağlar şekilsiz gibi.

Ama yakından bakınca düzen görürsün. Fraktal düzen. Kendini tekrar eden düzen.

Bu bize ne söylüyor?

Kaos, aslında gizli düzendir.

DNA ve Fraktal Kod

Vücudundaki her hücre, DNA tarafından yönetiliyor. DNA'da basit talimatlar var:

"Bölün. Büyüyün. Ayrılın. Tekrarlayın."

Bu basit talimatlar, sonsuza kadar tekrarlanınca ne olur? Bir insan oluşur. Bir ağaç oluşur. Bir eğrelti otu oluşur.

Fraktal, doğanın "yazılım dili" gibi. Basit komutlar, karmaşık yapılar.

Şöyle düşün: Bir video oyunu. Oyunda devasa bir orman var, binlerce ağaç. Ama oyunu yapan programcı her ağacı tek tek çizmedi. Sadece basit bir kod yazdı:

Ağaç_Yap() {
  Gövde çiz
  İki dal ekle
  Her dal için: Ağaç_Yap()
}

Bu kadar basit bir kod, sonsuz ağaç üretir. İşte DNA da böyle bir kod. Basit ama güçlü.


MANEVİ BOYUT

Kur'an'da "Tekrar" ve "Düzen"

İslam'da evrendeki düzen, defalarca vurgulanır:

"Rahmân'ın yaratmasında hiçbir uyumsuzluk göremezsin. Gözünü çevir de bir bak; bir çatlak görebiliyor musun? Sonra gözünü iki kere daha çevir; göz âciz ve yorgun olarak sana geri döner." (Mülk, 67:3-4)

Bu ayetler ne diyor? "Bak, incele, ara. Kaos bulamazsın. Düzen var, uyum var."

Fraktallar da bunu gösteriyor. Ne kadar derine inersen in, düzen bozulmuyor. Hep aynı uyum.

Bediüzzaman'ın "Sikke-i Vahdet" Kavramı

Bediüzzaman Said Nursi, evrendeki benzerlikleri "Sikke-i Vahdet" (Birliğin Mührü) olarak tanımlar.

Şöyle der: Bir hükümdarın parasına bak. Üzerinde mührü var. Her para aynı mührü taşır. Bu, hepsinin aynı hükümdara ait olduğunu gösterir.

Evren de böyle. Ağaçlardaki fraktal, akciğerlerdeki fraktal, nehirlerdeki fraktal... Hepsi aynı "mührü" taşıyor. Aynı "imza".

Peki bu imza kimin?

Bediüzzaman'a göre, bu "Sani-i Vahid" (Tek Sanatkâr) bir olduğunu gösterir.

Şöyle düşün: Dünyanın farklı yerlerinde, farklı zamanlarda yapılmış 10 tablo var. Hepsi aynı fırça tekniğiyle yapılmış, aynı renk paletine sahip.

Ne dersin? "Bunlar aynı ressamın eseri" demez misin?

Evren de böyle. Ağaçtan akciğere, kardan nehire, hepsi aynı "fraktal dili" konuşuyor.

Tesadüf mü? Yoksa tek bir Sanatkar'ın "imzası" mı?


BİLİM İNSANLARINDAN GÖRÜŞLER

Benoit Mandelbrot (Fraktal geometri kurucusu):

"Hayal gücümün o olağanüstü şeyleri icat edecek kadar zengin olduğunu hiç düşünmedim. Onlar zaten oradaydı, sadece kimse görmemişti."

Richard Taylor (Fizikçi ve fraktal araştırmacısı):

"Fraktallar, doğanın temel dilini oluşturur. Damarlardan kıyı şeritlerine, karlardan bulutlara kadar her yerde bu dili görüyoruz."

Arthur C. Clarke (Bilim kurgu yazarı):

"Mandelbrot kümesi sadece matematik değil. Bir felsefi mesajdır: Basit kurallar, sonsuz karmaşıklık yaratabilir."


HEPSİNİ BİRLEŞTİRİRSEK

Bilim Ne Diyor?

Doğa fraktallerle dolu. Ağaçlar, akciğerler, nehirler, kar taneleri, kıyı şeritleri... Hepsi kendini tekrar eden desenler taşıyor.

Ve bu desenler verimlilik için var. Ağaç dallanarak güneşi maksimum şekilde yakalar. Akciğer dallanarak oksijeni maksimum emer. Nehir dallanarak suyu en verimli taşır.

Fraktallar, doğanın optimizasyon kodu.

Felsefe Ne Diyor?

Mandelbrot kümesi bize şunu gösteriyor: Basit kurallar, sonsuz karmaşıklık yaratabilir.

Peki bu ne anlama geliyor?

İki olasılık:

  1. Tesadüf: Evren rastgele kurallar denedi, fraktallar işe yaradı, kaldı.

  2. Yaratım: Bir "Yaratıcı" basit ama zarif bir kod yazdı. Kod çalıştı, evren oluştu.

Hangisi daha mantıklı?

Bir video oyunu düşün. Oyunda dev bir dünya var, ormanlar, dağlar, nehirler. Ama oyunun kaynak kodu birkaç satır. Basit kurallar: "Ağaç oluştur, dal ekle, tekrarla."

Oyunu oynayan biri der ki: "Vay be, bu dünya tesadüfen oluşmuş!"

Başkası der ki: "Hayır, birisi programlamış."

Evren de bir "oyun" gibi. Basit kurallar, karmaşık sonuçlar.

Maneviyat Ne Diyor?

İslam öğretisine göre, evrendeki her şey "işaretlerle" dolu.

"Biz onlara âyetlerimizi (delillerimizi) âfakta (evrende) ve kendi nefislerinde göstereceğiz." (Fussilet, 41:53)

Fraktallar da böyle bir "işaret" mi?

Belki. Her ağaç dalı, her kar tanesi, her nehir kolu... Sanki diyor ki: "Bak, sonsuz karmaşıklık, basit bir kuraldan geliyor. Peki bu kuralı kim koydu?"


SONUÇ

Eline bir eğrelti otu al. Bak. Bir yaprak. Üzerinde küçük yaprakçıklar. Her yaprakçık üzerinde daha küçük yaprakçıklar...

Bu kadar basit bir bitki, sonsuz detay taşıyor.

Şimdi dışarı çık. Bir ağaca bak. Dal yapısı. Tekrar eden desen.

Derin bir nefes al. Akciğerlerin. 23 seviye dallanma. 300 milyon hava kesecikleri. Hepsi aynı kuralı takip ediyor: Dal, küçül, tekrarla.

Gökyüzüne bak. Bulutlar. Fraktal şekiller.

Nehre bak. Kollar, dallar, desenler.

Hepsi aynı dili konuşuyor. Fraktal dili.

Peki kim öğretti bu dili doğaya?

Mandelbrot'un formülü 7 karakter:

Z(n+1) = Z(n)² + C

Sadece 7 karakter. Ama içinde sonsuz evren var. Bu kısa formülün içinden sonsuz detay çıkıyor.

DNA'daki talimatlar da basit: "Bölün, büyüyün, tekrarlayın."

Ama sonuç: Sen.

Basit kurallar, karmaşık sonuçlar. Kaosun içinde düzen. Düzenin içinde sonsuzluk.

Bu tesadüf mü?

Yoksa basit ama zarif bir "kod" mu? Ve bu kodu kim yazdı?

Bir oyun geliştiricisi, oyununa basit bir kod yazar: "Ağaç oluştur, dal ekle, tekrarla." Ve oyunda muazzam bir orman ortaya çıkar.

Evren de bir "oyun" ise, fraktal dili kim yazdı?

Cevabı bul. Ama aramaya başlamak için iyi bir yer: Elindeki eğrelti otu. Ya da nefes aldığın akciğer. Ya da baktığın ağaç.

Doğa konuşuyor. Fraktal diliyle. Dinle.

Ve belki, sadece belki, o dili öğreten bir "Öğretmen" var.


KAYNAKÇA

Mandelbrot, B. B. (1982). The Fractal Geometry of Nature. W. H. Freeman and Company.

Nursî, S. (2019). Risale-i Nur Külliyatı. İstanbul: Yeni Asya Neşriyat.

Peitgen, H. O., & Richter, P. H. (1986). The Beauty of Fractals. Springer-Verlag.

Shishikura, M. (1998). The Hausdorff dimension of the boundary of the Mandelbrot set and Julia sets. Annals of Mathematics, 147(2), 225-267.

Taylor, R. P. (2006). Reduction of physiological stress using fractal art and architecture. Leonardo, 39(3), 245-251.

📚Seri İçeriği

YARATICIYA İNAN SERİSİ

Bu içerik 4. bölüm (Toplam 5 bölüm)

İlerleme80%

Bu makaleyi paylaş:

Paylaş:

Yorumlar

Henüz yorum yok. İlk yorum yapan siz olun!

Yorum Yapmak İçin Giriş Yapın

Düşüncelerinizi paylaşmak için üye girişi yapmanız gerekmektedir.

İlgili Makaleler